Top
Ceza Davasında Neden Avukatla Çalışılmalı

Soruşturma aşamasının sonunda dosyayı takip eden Cumhuriyet Başsavcısı tarafından bir iddianame hazırlanacak ve suçun türüne göre Asliye Ceza Mahkemesinde veya Ağır Ceza Mahkemesinde yargılama başlayacaktır. Bu kısım ceza hukukunda kovuşturma aşaması olarak adlandırılmaktadır. Ceza davasının yargılamasını yapacak mahkeme taraflara duruşma gününü davetiye ile bildirecek ve yargılamayı yapan mahkemede taraflar ifadelerini verecektir.

Ceza davasında şikayetçi olan müştekinin veya suçtan zarar gören mağdurun mahkemede vereceği ifadesinde, soruşturma aşamasında vermiş olduğu ifade ile tutumlu olarak ifade vermesi gerektiğini belirtiriz. Yine bu kişilerin mahkemede dinletmek istedikleri tanıklarını bildirmeli ve varsa delillerinin neler olduğunu belirtmeleri gerekmektedir. Yapılacak yargılamada sanık olarak yargılanan kişi veya kişilerin savunmalarına karşı beyanda bulunmaları önemli olmaktadır. Yargılamanın sonunda mahkeme tarafından verilen karara karşı, yasal süresi içerisinde İstinaf kanun yoluna başvurulması devamında Temyiz kanun yoluna başvurulması gibi durumların söz konusu olacağını belirtmek isteriz. Bu aşamalar için kişilerin çalışma alanı ceza hukuku olan bir avukatla çalışması önem arz etmektedir.

Ceza davasında sanık olan kişilerin avukatla çalışması müştekilere göre daha fazla önemlidir. Bunun nedeni ise sanık olarak yargılanan kişiler hakkında yargılamanın sonunda hapis cezası veya adli para cezası gibi mahkumiyet kararları ile karşılaşma ihtimalidir. Öncelikle sanık olarak yargılanan kişilerin tutuklu olarak yargılamaya katılma durumunda öncelikle tahliye talebinde bulunmaları önem arz etmektedir. Sanıkların, suça konu olan olay ile ilgili olarak tahliye kararının talebi veya tutukluluğun devamı yönünde verilecek karara karşı itiraz edilmesi durumları söz konusu olacaktır. Sanık olarak yargılanacak kişilerin yapacakları savunmanın tutarlı, çelişkiden uzak ve delillerle desteklenmesi önemlidir. Yargılamanın sonunda mahkeme tarafından verilen karara karşı, yasal süresi içerisinde İstinaf kanun yoluna başvurulması devamında Temyiz kanun yoluna başvurulması gibi durumların söz konusu olacağını belirtmek isteriz.

Ceza yargılamalarında, ceza sorumluluğunu kaldıran veya azaltan bazı haller bulunmaktadır. Bunlar; meşru savunma, haksız tahrik ve hata gibi kurumlardır. Sanığı temsil eden avukatın, yapılan yargılamada bu durumların söz konusu olması halinde bu hallerden bahsetmesi, sanık hakkında fazlasıyla önemlidir. Bunun dışında, ceza yargılamasında sanık olarak yargılanacak kişilerin hapis cezası alması halinde, mahkeme tarafından tayin edilecek ceza miktarının infaz aşamasında ayrıca önemi bulunmaktadır. Örnek vermek gerekir ise sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği şüpheye yer vermeyecek delillerle ispat edildiğini düşünelim. Türk Ceza Kanunu’nda dolandırıcılık suçunun cezasının 1 ila 5 yıl arasıdır. Mahkeme tarafından verilecek cezanın 3 yıl olması sanık hakkında, ‘’Erteleme’’ veya ‘’Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması’’ gibi kurumlardan faydalanmamasına neden olacaktır. Bu nedenle yargılamayı yürüten mahkemenin vereceği kararının alt sınırdan verilmesi amacıyla yapılacak savunma önem arz etmektedir. Bu aşamalar için kişilerin çalışma alanı ceza hukuku olan bir avukatla çalışması önem arz etmektedir.

Abdullah Fırat

Hukuk büromuz, kurucu avukatımız Av. Abdullah Fırat ve çalışma arkadaşları ile birlikte, ceza yargılamalarında hizmet vermektedir. Gerek sanık olarak yargılanan kişilere gerekse müşteki/mağdur olan kişilere avukatlık hizmeti veren hukuk büromuz, ceza davasının başlangıç aşaması olan soruşturma aşmasından kesinleşme aşamasına kadar müvekkillerine avukatlık hizmeti sunmaktadır.